São Paulo'daki Brezilya Parlamentosu'nda bulunan "Teotonio Vilela" Salonu, Latin-Filistin Forumu'nun Kongre Üyesi Monica Seixas ile işbirliği içinde düzenlediği Filistin Toprak Günü'nü anma özel oturumuna ev sahipliği yaptı. Oturuma, Brezilyalı ve Filistinli kurumların çok sayıda temsilcisi, Arap topluluklarının üyeleri ve Brezilyalı destekçiler katıldı.

Oturum, Filistin milli marşının çalınmasıyla başladı, ardından Kongre Üyesi Monica Seixas'tan içten bir karşılama konuşması geldi. Seixas, bu etkinliğe parlamentoda ev sahipliği yapmaktan duyduğu gururu dile getirerek, "Arap ve Filistin topluluklarının varlığı bu olaya benzersiz bir insani ve tarihi boyut katıyor" dedi.

Filistin Yasama Konseyi üyesi Dr. Mustafa Barghouti, televizyonda yayınlanan bir konuşmasında, "Gazze'de yaşananların uluslararası hukuku ihlal eden bir soykırım olduğunu" vurgulayarak, "Filistinlileri zorla yerinden etmek için yapılan bir Amerikan-İsrail komplosuna" dikkat çekti. "Direnişin kutsal hakkını" teyit ederek, Filistinlilerin karşılaştığı zorlukları "1948 Nakba'sından bu yana en büyük komplo" olarak nitelendirdi.

Kongre Üyesi Monica Seixas, Toprak Günü'nü "Filistin halkının mücadelesinde sembolik bir dönüm noktası" olarak tanımlayarak, bunun Brezilya'daki Siyah topluluklar gibi yerli ve marjinalleştirilmiş halkların mücadeleleriyle olan bağlantısını vurguladı. Ayrıca, Brezilya'nın İsrail'e petrol ihracatına ve silah alımına devam etmesinden duyduğu üzüntüyü dile getirerek, bunun "savaş mekanizmasına dolaylı bir katkı" olduğunu söyledi.

Brezilyalı gazeteci Breno Altman, Filistin davasını "uluslar için ahlaki bir sınav" olarak nitelendirerek, "Bugün Filistin'in yanında durmak, siyasi olmaktan önce insani bir duruştur" dedi.

Latin-Filistin Forumu Başkanı Mohamed Qadri, bu etkinliğin "günlük soykırımla karşı karşıya kalan bir halkla dayanışma eylemi" olduğunu açıkladı. Toprak Günü'nü seçmenin, Brezilya Parlamentosu'ndan Filistinlilere bir destek mesajı taşıdığını belirtti. Qadri, parlamentoyu "ahlaki sorumluluğunu üstlenmeye" çağırarak, İsrail ile askeri ve ekonomik ilişkilerin kesilmesini ve "Batı Şeria'daki güvenlik koordinasyonunun işgalin Filistin halkına karşı politikalarıyla uyumlu olduğunu" vurguladı.

"Güçlü Filistin" grubunun koordinatörü Sarya Masleh, Filistinlileri desteklemede halkın ve kültürel rollerin önemini vurgulayarak, "Toprak Günü sadece bir anma değil, eylem ve direniş için yenilenen bir çağrıdır" dedi. "Buradaki varlığımız, Filistin sesinin canlı olduğunu ve desteğimizin sloganların ötesine geçerek pratik bir etki yarattığını yansıtıyor" diye ekledi.

São Paulo Üniversitesi'nde Arap Tarihi Profesörü Dr. Arlene Clemesha, "uluslararası hukukun devletleri soykırım eylemlerine suç ortağı olmamaya zorladığını" vurgulayarak, Brezilya'yı İsrail ile ilişkisini gözden geçirmeye ve Güney Afrika'daki apartheid rejimine karşı yapılanlara benzer şekilde boykot ve yatırımları geri çekme kampanyalarına katılmaya çağırdı. Filistin'deki durumu "modern tarihin en tehlikeli komplolarından biri" olarak nitelendirdi.

"Lauro Campos – Marielle Franco" Vakfı İcra Direktörü Samir Oliveira, video mesajında, "sömürgeciliği ve zulmü yaşamış Brezilya halkının İsrail işgalini destekleyemeyeceğini" belirterek, "ahlaki savaşın devam ettiğini" ifade etti.

İşçi Partisi'nde Filistin ile ilgili faaliyetlerin koordinatörü Terezinha Pinto, partinin Filistin davasına olan sarsılmaz desteğini yineleyerek, Brezilya hükümetini "ilkeli duruşunu güçlendirmeye ve özellikle petrol ve silah sektörlerinde İsrail ile olan yatırımları kesmeye" çağırdı.

Kongre Üyesi Monica Seixas, oturumu duygusal bir mesajla sonlandırarak, "parlamentoda Arap ve Filistin topluluklarının varlığından duyduğu büyük memnuniyeti" dile getirdi. "Filistin halkıyla dayanışmanın sadece insani bir görev değil, aynı zamanda adalet ve özgürlük için ortak mücadelemizin bir parçası olduğunu" teyit etti.

Bu oturum, Latin-Filistin Forumu tarafından Latin Amerika'da Filistin davasına yönelik parlamento ve kamuoyu desteğini artırmak amacıyla düzenlenen bir dizi etkinliğin bir parçasıdır. Amaç, İsrail işgaliyle yüzleşmede hükümetler ve kurumlar tarafından daha cesur pozisyonlar alınmasını teşvik etmek, uluslararası boykot kampanyalarına ve Filistin halkıyla pratik dayanışmaya odaklanmaktır.